Ruh der ki;
Denize benzerdin sen
Ve ben de kayaya.
Zamanla aşındırdın yüreğimi
Oysa dimdik duruyordum o her dalgada
Ve bazen med olurdu
Dolunayda sığ suların yükselirdi
Ve ben öyle çok alışmıştım ki sana
Zamanla aşındırdın yüreğimi
Sana baktıkça azaldım ben
Her gün biraz daha eksilmekten
Bilmiyorum parça kaldı mı bende.
Denize benzerdin sen
Ve ben de kayaya.
Zamanla aşındırdın yüreğimi
Oysa dimdik duruyordum o her dalgada
Ve bazen med olurdu
Dolunayda sığ suların yükselirdi
Ve ben öyle çok alışmıştım ki sana
Zamanla aşındırdın yüreğimi
Sana baktıkça azaldım ben
Her gün biraz daha eksilmekten
Bilmiyorum parça kaldı mı bende.
Diğer ruh cevabını verir, bir bedene, gözlerinden içine girerek;
Giderken seni götürdüm dalgalarımla
Giderken aslında kendimi de bıraktım yanında
Sensiz o kadar ıssız ki bu şehir
Akıntılar aşındırıyor insanları yok ederek
Sen ve hayallerden başka
Bir şey kalmıyor geriye
Mesafeler önemini yitirdi aşındıkça yüreğimiz
Kum taneleri biriktirdim denizin ortasında
Güneyden gelen ılık bir rüzgar gibi
Ruhun,
Gelip konuyor üzerine kumların
Ve bir dalga beliriyor kuzeyden
Sarıp sarmalıyor seni,
Sana baktıkça çoğalıyorum ben,
Şimdi her gece dolunay var gökyüzünde
Ve daima kabarıyor deniz
Sonsuzluğun rüyasında...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder